Olsa olsa simsiyah bir lağım faresi kadardır tüm ürkütücülüğün ölüm.
Olsan olsan rüyalarıma gireceksin,
Bense karanlıkta kızardıkça kızaran gözlerinden ürküp,
Elimde bir süpürgeyle üzerine yürüyeceğim.
Hayat,
Olsa olsa bir karakedi kadardır tüm sevimliliğin.
Bense uğursuz diyenlere aldırmadan pisilemeye devam edeceğim.
Eteklerimi toplayacağım bir yandan,
Bulaşmasın diye pisliklerin.
Doysun diye aç karnın,
Yemeyip, içmeyip, sana yedireceğim.
Sevgili hayat,
Ölüm ile seni birbirinize düşüreceğim.
Update from the Archive Day 3: The Plath Family Papers
-
After leaving the Beinecke yesterday, I thought it might be poetic, or
perhaps even prosaic, to talk a short walk up Prospect Street. Plath stayed
at 238 P...

2 yorum:
ölüm gelmeden ne yaşadıysak yaşadık.acıtarak,duyarak, doyarak, kanayarak...
Sonuna kadar!
ölüm geldiğinde ne yaşanmışsa yaşanmış olacak,
eli boş dönecek ilahi memleketine.
sonunda.
Yorum Gönder